Bozkırın Tezenesi – Neşet ERTAŞ

Paylaşmak İster misiniz?

Share on facebook
Facebook'ta Paylaş
Share on twitter
Twitter'da Paylaş

Yorum Yapabilirsiniz

2013 takvimimizde Eylül ayını kendisine ayırdığımız kıymetli Türk Halk Müziği sanatçısı, Türk ozanı ve Aşığı üstat Neşet ERTAŞ’ı vefatının sene-i devriyesinde saygı ve rahmetle anıyoruz. Üstadın mütevazi hayatını bizler de mütevazi bir şekilde hatırlatarak hafızalarımızda yer eden o güzel eserlerin yazarını kısaca tanıtalım;

Neşet Ertaş, 1938 yılında Kırşehir’in Çiçekdağı ilçesinde dünyaya gelen, abdal müziğinin son temsilcisi, Aşık ve Türk Ozanı. Bozkırın Tezenesi ünvanıyla Türk Halk müziğinin en büyük isimlerindendir. Bozlak formunun en büyük ustasıdır.
Babası da kendisi gibi Ozan Muharrem Ertaş’tır, annesi Döne hanım vefat ettikten sonra annesinin köyü Yozgat’ın Kırıksoku köyüne yerleşmiş ve çocukluğunu köyünde geçirmiştir.

Babası Muharrem Ertaş’tan feyz alıp, babasının yolunu takip eden sanatçımız, okula başlamadan önce keman ve daha sonra bağlama çalmayı öğrendi ve babası ile birlikte sazını eline alıp, düğün ve toplantılarda saz çalıp türküler söylemeye başladı.

Feyz ve örnek aldığı tek kişinin babası Muharrem Ertaş olduğunu söyleyen sanatçı ilk plağını, 1950’li yıllarda babasına ait olan “Neden garip garip ötersin bülbül” adlı türkü ile çıkaran ozanımız, bu plağının halk tarafından büyük teveccüh görmesi ile kendi eserlerini yazmaya ve icra edip plaklar çıkarmaya başladı.

1960’lı yıllardan sonra adı bağlama ile özdeşleşen sanatçı, ilerleyen yıllarda Ankara’ya yerleşti, burada yaşadığı sağlık sorunlarından sonra Almanya’daki kardeşinin daveti üzerine Almanya’ya gitti. Bir yandan orada tedavi olurken, diğer yandan da türküleri yazmaya ve bestelemeye devam etti. Ve 2000’li yıllarda memlekete kesin dönüş yapıp tekrardan Türkiye’de konserler veremeye başlamıştır.

Kendisine dokuzuncu cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından verilmek istenen, devlet sanatçısı ünvanını şu sözlerle reddetmiştir;

“Hepimiz bu devletin sanatçısıyız, ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor. Ben halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu. Şimdiye kadar devletten bir kuruş almadım, bir tek TBMM tarafından üstün hizmet ödülünü kabul ettim. Onu da bu kültüre hizmet eden ecdatlarımız adına aldım”

Unesco’nun yaşayan insan hazineleri kapsamında teveccüh gösterdiği sanatçılar arasına girmiştir. 25 Eylül 2012 Salı günü tedavi gördüğü İzmir’de vefat etmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Akademik Zam ve Gelişme Güçlüğü Ödeneği

Bayburt Üniversitesi Öğretim Görevlisi ve Birlik Eğitim Sen Bayburt İl Temsilcisi Baturay Erdal, 2014 Aralık ayı ile birlikte maaşlara yansıtılacak akademik zammın; bir çok üniversite öğretim elemanları tarafından yıl sonu 13/03/1995 tarih ve 95/6509 sayılı karar gereğince sonlandırılacak olan gelişme güçlüğü tazminatından dolayı anlamsızlaşacağını ifade etti.

Devamını Oku »
KÖŞE YAZARLARI
Birliksen

BAŞIMIZ SAĞ OLSUN…

Tedbir almak kader-kaza arasındaki ilişkinin gerçekleşmesini önlemez. Ama tedbirsiz davrananlara gereken cezai yaptırımı uygulamazsanız, meşru kıldığı hikâyesini pervasızca sahneleyen nice insan müsveddesinin seyircisi olursunuz.

Devamını Oku »

Önce LİYAKAT, sonra HAK..!

GİRİŞ YAP