Mısır’ da darbe karşıtı vatandaşların toplandığı Rabiat’ül Adeviyye ve Nahda meydanlarına güvenlik güçleri tarafından müdahalede bulunuldu. Sivil halka silahlı müdahalede bulunan güvenlik güçleri bir katliama imza attı. Bazı resmi açıklamalara göre 300′ den fazla vatandaşın hayatını kaybettiği, yaralı sayısının ise 7000 civarında olduğu ifade edildi.
Darbe ile Devletin yönetimine el koyan Mısır ordusu, darbe karşıtı olan vatandaşlarına karşı uyguladığı şiddet yaptırımından vazgeçmiyor. Meydanlarda toplanan halka ateşli silahlarla müdahale eden ordu, bir ayı aşkın süredir ciddi can kayıplarına sebep olmaktadır.
Müslüman bir ülkede meydana gelen bu olayları ne ahlaka ne vicdana ne de İslam Hukukuna sığdırmak mümkün değildir. Bu gibi müdahalelerin uygulayıcısı olan güçlerin arkasında muhakkak İslam dışı faktörlerin yer aldığını söyleyebiliriz. Batı’nın bu katliama sessiz bir şekilde seyirci kalması gerçekleşen bu olayların kendi menfaatlerine uygun olmasından ileri gelmektedir. Yaklaşık olarak son 10 yıldır İslam coğrafyası üzerinde barış nutukları atarak Müslüman devletlerin iç meselelerine müdahil olan SÖZDE MEDENİYET ÜLKELERİ’nin şu anda bu katliama seyirci kalmaları akıllarda soru işareti oluşturmaktadır.