Öğretmenlerimizin sınav ile ilgili hissiyatlarını söyledik, yazdık…İmza kampanyaları ile mali gerekçeler dışında hiçbir anlamı olmayan sınav sürecinin yeni mağduriyetlere gerekçe olacağını ortaya koyduk, dosyalarımızı TBMM Dilekçe Komisyonuna topluca ulaştırdık. Bakanlık önünde yanlışa tekrar tekrar dikkat çektik. Meslektaşlarımızın kabulüne mazhar olacak bir iradenin tecelli etmesi adına gücümüz yettiğince dil döktük, bulduğumuz her fırsatta muhataplarımıza hakikati arz ettik. Kamu personeli arasında, bir yandan asgari ücretin üzerinde iyileştirmeler yapılırken diğer taraftan sözüm ona uzmanlığa tekabül eden maaş artışının aslında öğretmenlerimizin değersiz hissetmesine sebep olduğunu açıkça ifade ettik… Kamuoyu oluşturmak adına iş bırakma eylemi yaparken bile, sınav endişesi taşıyan, hayata tebessüm ile bakmayı murad eden öğrencilerimizi bırakamayan öğretmenlerimizle duygulandık. Sınıf defterlerine imza koymadık lakin sevdamızı sınıftan da ayırmadık…
Şimdi geldiğimiz noktada bir taraftan sınava katılacak öğretmenlerimize başarı dileyecek diğer taraftan da adilane bir düzenleme yapılması adına mücadele etmekten geri durmayacağız.
Sağlıkla kalın…